Kategori: Varis

Varis, cilt üzerinden gözle ve elle rahatlıkla hissedebildiğiniz şişmiş, bükülmüş toplardamarlardır. Tedavisi modern yöntemlerle mümkündür.

  • Varis Hastalığı ile İlgili Merak Edilenler (2024 Güncel Bilgiler)

    Varis hastalığı kadınlar arasında oldukça yaygın görülen bir sorundur. Toplumda yaklaşık olarak kadınların %30 unda çeşitli düzeyde görülmektedir. Bu oran yaş ilerledikçe daha da artmaktadır. (1) Bu yazımızda toplumun önemli bir kısmını etkileyen toplardamar genişlemesi sorunu hakkında merak edilen sorular detaylı olarak ele alınacaktır.

    Önerilen Makale : Ameliyatsız Varis Tedavileri Nelerdir?

    Varis Neden Olur?

    Varis hastalığı toplardamarlarda meydana gelen bir hastalıktır. Toplar damarlar kanı temizlenmek üzere kalbimize taşıyan damarlardır. Bu damarların üzerinde kanın kalbe taşınırken geriye kaçmasını engelleyen kapakçıklar bulunmaktadır. Bu kapakçıkların bozulması kanın kalbe taşınırken geriye kaçmasına neden olmaktadır.

    Kanın geriye kaçması sonucunda kirli kan damarda birikir. Damarda biriken kirli kan damarın yapısının bozularak genişlemesine neden olmaktadır. Bu yapısal bozulma varis olarak adlandırılmaktadır.

    Varis oluşmasına neden olan başlıca durumlar şunlardır;

    • İleri yaş
    • Cinsiyet (kadınlarda erkeklerden çok daha yaygın görülür)
    • Genetik yatkınlık (ailesinde varis olanlarda daha sık görülür)
    • Gebelik ve doğum
    • Uzun süre ayakta kalmak / oturmak
    • Dar kıyafetler tercih etmek
    • Hareketsiz bir yaşam tarzı

    Ailesinde varis olan her bireyde de bu sorunun olacağını söylemek doğru olmaz. Ancak ailesinde varis olan bireylerde risk normalden 2 kat fazladır.

    Varis Nasıl Geçer?

    Varis hastalığı damarlarda ortaya çıkan yapısal bir sorundur. Bu nedenle kendi kendine geçmez. Mutlaka sorunlu damara doktor müdahalesi gerekir. Geliştirilen çağdaş yöntemler sayesinde her tür ve boyutta varis ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilebilmektedir.

    Güncel olarak kullanılan varis tedavi yöntemleri şunlardır;

    • Lazerle varis tedavisi
    • Radyo frekansla varis tedavisi
    • Skleroterapi ile varis tedavisi
    • Köpükle varis tedavisi
    • Mikroflebektomi yöntemi ile varis tedavisi
    • Yapıştırma ile varis tedavisi

    Varis Belirtileri Nelerdir?

    Varis, genellikle bacaklarda görülen ve damarların genişlemesiyle ortaya çıkan bir sağlık problemidir. Varis belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak genellikle şu şekilde kendini gösterir:

    1. Bacaklarda Şişlik ve Ağrı

    Varis hastalığının en yaygın belirtilerinden biri bacaklarda şişlik ve ağrıdır. Özellikle uzun süre ayakta kalındığında veya oturulduğunda bacaklarda rahatsızlık hissi yaşanabilir. Şişlik ve ağrı, genellikle günün ilerleyen saatlerinde daha belirgin hale gelir. Başlangıç aşamasındaki varislerde ağrı şikayeti yaşanmaz ama ilerlemiş varislerde şiddetli ağrı görülebilir. Hatta bu ağrılar kişinin sosyal hayatını zora sokacak düzeye ulaşabilir.

    2. Kıvrımlı ve Ciltten Kabarık Damarlar

    Varisli damarlar, cilt yüzeyinde mavi veya mor renkte görülebilir. Bu damarlar genellikle bacaklarda, özellikle de diz arkası ve baldır bölgesinde belirginleşir. Varislerin ilerlemesi ile birlikte bu damardan ciltten kabarık ve belirgin bir hal alır. Hem sağlık açısından hem de estetik açıdan istenmeyen bir görünüme neden olabilmektedir.

    3. Yorgunluk ve Bacaklarda Ağırlık Hissi

    Varisler bacaklarda yorgunluk hissine yol açabilir. Bu durum, özellikle uzun süre ayakta kalındığında veya yoğun fiziksel aktivite sonrası daha belirgin hale gelir. Ayrıca bazı kişilerde bacaklarda hissizlik veya karıncalanma da yaşanabilir.

    4. Deri Değişiklikleri

    Varis ilerledikçe bacak derisinde değişiklikler gözlemlenebilir. Cilt renginde koyulaşma, varisli bölgenin etrafında kaşıntı veya egzama benzeri döküntüler meydana gelebilir.

    5. Bacaklarda Kramp ve Gece Krampları

    Varis bazı hastalarda ise bacaklarda kramp şikayetine neden olmaktadır. Bu kramplar özellikle geceleri ortaya çıkan ve hastayı uykudan uyandıracak şiddette olabilmektedir.

    6. İnce Cilt Altı Damarlar

    Bazı kişilerde, cilt altında ince ince görünen damarlar olabilir. Bu damarlar genellikle varislerden önceki aşamayı gösterir ve cilt yüzeyinde belirginleşir. Bunlar kılcal damar ya da örümcek ağı varisler olarak da anılmaktadır.

    Bu belirtilerden bir veya birkaçının oluşması hastanın varisleri olduğunu düşündürür. Net teşhis için mutlaka kalp ve damar cerrahisi uzmanına başvurulmalı ve doppler çekimi yapılmalıdır.

    Varis Önlenebilir Mi?

    Varis oluşumu gerekli tedbirler alınarak önlenebilir, risk en aza indirilebilir ya da varislerin ilerlemesi önlenebilir / yavaşlatılabilir. Varisler hem sağlık açısından hem estetik açıdan istenmeyen durumlara neden olmaktadır. Bu yüzden önlemek için alınması gereken tedbirler oldukça önemlidir. Özellikle genetik yatkınlığı olan bireylerin gerekli önlemleri alması varis oluşumundan korunmak için oldukça önemlidir.

    1. Düzenli Egzersiz Yapın! Daha Hareketli Bir Yaşam Tarzı Benimseyin.

    Düzenli egzersiz yapmak, bacak kaslarını güçlendirir ve kan dolaşımını artırır. Yürüyüş, yüzme ve bisiklet sürme gibi düşük etkili kardiyo egzersizleri, damarların sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir. Egzersiz sırasında bacak kaslarınızın çalışması, kanın kalbe geri dönmesine yardımcı olur.

    Gün içerisinde araba kullanmak yerine yakın mesafelere yürüyerek gitmeyi deneyebilirsiniz. Uzun süre oturacağınız ya da ayakta kalacağınız durumlarda belirli aralıklarla mola vererek en azından odanın içerisinde biraz hareket edebilirsiniz.

    2. Kiloyu Kontrol Altında Tutun!

    Aşırı kilo, bacaklardaki damarlar üzerinde ekstra baskı oluşturarak varis riskini artırabilir. Dengeli bir diyet ve düzenli egzersiz ile sağlıklı bir kilo aralığını korumak, varislerin önlenmesine oldukça önemlidir.

    Kilonuzu kontrol altına alarak varislerin oluşmasını ve ilerlemesini engelleyebilirsiniz.

    3. Uzun Süre Aynı Pozisyonda Kalmayın!

    Uzun süre oturmak veya ayakta kalmak, kanın bacaklarda birikmesine ve varis riskinin artmasına neden olmaktadır. Eğer gün boyunca uzun süre oturmanız gerekiyorsa, ara ara kalkıp yürüyüş yapın veya bacak egzersizleri yapın. Ayakta çalışıyorsanız, bacaklarınızı zaman zaman yukarı kaldırarak kan dolaşımını iyileştirin.

    4. Varis Çorabı Kullanabilirsiniz.

    Varis çorapları bacakların doğru noktalarına doğru oranda basınç uygulanmasını sağlar. Bu sayede kanın kalbe taşınmasına yardım eder. Böylece daha sağlıklı bir dolaşım olur, varislerin oluşması ve ilerlemesi engellenebilir.

    Ayrıca varis çorabı kullanımı ile varise bağlı bacak ağrıları en aza indirilebilir.

    5. Sağlıklı Beslenmeye Özen Gösterin!

    Antioksidanlar ve vitaminler açısından zengin bir diyet, damar sağlığını destekleyebilir. Özellikle C vitamini, E vitamini, flavonoidler ve omega-3 yağ asitleri, damar duvarlarını güçlendirir ve kan dolaşımını iyileştirir. Meyve, sebze, tam tahıllar ve sağlıklı yağlar içeren dengeli bir beslenme planı uygulayın.

    6. Dar ve Bacakları Sıkan Kıyafetlerden Kaçının!

    Sıkı giysiler, bacaklarda kan dolaşımını engeller ve varis riskini artırabilir. Rahat ve serinletici kıyafetler tercih ederek bacaklarınızdaki kan akışını destekleyin.

    7. Düzenli Sağlık Kontrolleri Yaptırın!

    Varis riskini azaltmak için düzenli sağlık kontrolleri yaptırmak önemlidir. Özellikle ailede varis öyküsü olan kişiler veya risk faktörlerine sahip olanlar, doktorlarıyla düzenli olarak görüşmeli ve bacak sağlıklarını kontrol ettirmelidir.

    Varis oluşumları fark edilir ise erken dönemde tedavi edilerek ilerlemesi engellenmelidir.

    8. Sigara ve Alkol Tüketimini Azaltın!

    Sigara ve aşırı alkol tüketimi damar sağlığını olumsuz etkileyebilir. Sigara içmek damar duvarlarını zayıflatabilir ve varis riskini artırabilir. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, varislerin önlenmesine yardımcı olabilir.

    9. Akşamları Bacaklarınızı Kalp Seviyesinden Yukarı Olacak Şekilde Tutarak Dinlendirin!

    Otururken bacakları yükseltmek, bacaklarda kan birikimini azaltabilir ve kan dolaşımını iyileştirebilir. Uzun süre oturmanız gerektiğinde, ayaklarınızı bir tabure veya yastık üzerine koyarak dinlendirin.

    Özellikle gün sonunda bacaklarınızda oluşan ağrının hafiflemesi ve kan dolaşımının düzenlenmesi için bacaklarınızı kalp seviyesinden yukarıda olacak şekilde kaldırarak dinlendirin.

    10. Gebelik ve Doğum Sürecinde Önlemlere Daha Çok Dikkat Edin!

    Hamilelik ve doğum sürecinde hormonlarda görülen değişimler varis oluşma riskini arttırmaktadır. Bu tür dönemlerde bol sıvı tüketmeli, hareketli olmalı ve mümkünse varis çorabı kullanılmalıdır.

    Varis Ağrısı Nasıl Geçer?

    Varis ağrısı özellikle geceleri ortaya çıkan bir ağrıdır. Hastalar tarafından bacaklarda ağırlık hissi olarak da tanımlanmaktadır. Bazı hastalarda ise ağrıya ek olarak kramp şikayeti de görülmektedir.

    Varis ağrısından kurtulmak için öncelikle varisler yapısına uygun ameliyatsız yöntemle tedavi edilmelidir. tedavi sürecine kadar ağrı şikayetinden kurtulmak için ise varis çorabı kullanılması önerilir. Ek olarak yukarıda bahsedilen şekilde akşamları bacaklar yukarı kaldırılarak dinlendirilmelidir.

    Varis İçin Hangi Doktora Gidilir?

    Varis teşhis ve tedavisi için kalp ve damar cerrahisi alanına gidilmelidir. Tercihen varis tedavileri alanında uzman bir kalp ve damar cerrahisi uzmanı tercih edilmelidir. Bu sayede varislerinizden en güncel ve ameliyatsız yöntemlerle kurtulabilirsiniz.

    Varis Kremle Tedavi Edilir Mi? Varis Kremi Önerisi

    Varis damarın yapısında ortaya çıkan yapısal bir sorundur. Bu nedenle cilt üzerinden sürülen bir kremle tedavisi mümkün değildir.

    Varisli Damarların Kararması Normal Mi?

    Varisli damarların cilt altında koyulaşması veya kararması, genellikle ilerleyen varis hastalığının bir belirtisi olabilir. Bu durum, cilt altındaki damarların basıncının artması nedeniyle meydana gelir.

    Bu sorular, varis hastalığı hakkında geniş bir bilgi yelpazesi sunar ve hem hastaların hem de sağlık profesyonellerinin konuyu daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir.

    Kaynaklar

    Antani, M. R., & Dattilo, J. B. (2017). Varicose veins. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK470194

    Bradbury, A., Evans, C., Allan, P., Lee, A., Ruckley, C. V., & Fowkes, F. G. R. (1999). What are the symptoms of varicose veins? Edinburgh vein study cross sectional population survey. Bmj, 318(7180), 353-356. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC27720

  • Varis Tedavisi Nasıl ve Hangi Yöntemlerle Yapılır?

    Varis oldukça eski zamanlardan beri insan hayatını etkileyen bir sağlık sorunudur. Varis tedavisi günümüzde ameliyatsız yöntemlerle yapılabilmektedir. Hippocratesin belgelerinde bile varis hastalığı hakkında bilgilere rastlanmaktadır. Bu nedenle varis sorununa çok eski zamanlardan beri çeşitli yöntemler denenmektedir. Denenen yöntemler ameliyatlı ve ameliyatsız olmaz üzere 2 kategoriye ayrılmaktadır.

    ameliyatsız varis tedavisi nasıl yapılır

    Ameliyatsız Varis Tedavisi İçin Kullanılan Yöntemler

    Cerrahi müdahaleyle yapılan uygulamaların birçok dezavantajı olmasından dolayı alternatif olarak kesi yapılmadan uygulanan güncel varis tedavileri geliştirilmiştir. Güncel olarak kullanılan teknikler; lazer, radyo frekans, skleroterapi, köpük ve yapıştırma teknikleridir.

    lazerle varis tedavisi nasıl yapılır

    Lazerle Varis Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Ameliyatsız tekniklerin arasında ilk geliştirilen lazer tedavisidir. Lazerle varis tedavisi cilt üzerinden ve damar içinden olmak üzere 2 farklı şekilde uygulanmaktadır.

    Cilt üzerinden uygulanan tedavi (Exotherme Lazer) yalnızca kılcal damar çatlamaları için etki etmektedir. Özellikle yüzdeki oluşan kılcallar için lazerle varis tedavisi tercih edilmektedir. Toplardamar genişlemeleri için exotherme lazerle varis tedavisi yetersiz kalmaktadır.

    EndoVenoz lazer Ablasyonu yani EVLA damar içinden uygulanan ve toplardamarlar genişlemelerini tedavi eden bir tekniktir.

    Endovenoz lazer ablasyonunun uygulanabilmesi için hastane ortamı gerekmektedir. Hastane ortamında ultrason cihazı eşliğinde sorunlu damarın başlangıç ve bitişi tespit edilir. Cilt üzerinde damarın başlangıç noktasından çok küçük bir delik açılır. Açılan delikten lazerin ince ucu damara sokulur. Sonrasında istenilen alanlar lazer ışını verilerek tahrip edilir. Yani kalıcı olarak kapatılır. Bu sayede damarda kirli kan birikmesi ve varis oluşumu engellenmiş olur.

    radyo frekans yöntemiyle varis tedavisi nasıl yapılır

    Radyo Frekansla Varis Tedavisi

    Lazer cihazından sonra geliştirilen ve etki alanı daha yüksek olan bir cihazdır radyo frekans cihazı. Uygulaması lazer cihazıyla aynıdır. Yani hem cilt yüzeyinden hem de damar içinden olmak üzere 2 farklı teknikle uygulanmaktadır. Cilt altından uygulanan radyo frekans tedavisine EndoVenoz RadyoFrekans Ablasyonu ismi verilmektedir. Uygulama mantığı lazerle varis tedavisiyle aynıdır.

    Lazer cihazı 0.5-1 cm alana etki ederken, radyo frekans cihazı 7 cm kadar alana etki etmektedir. Bu sayede lazer cihazından daha etkili bir cihazdır.

    köpük skleroterapiyle varis tedavisi nasıl yapılır

    İlaç Enjeksiyonuyla Varis Tedavisi

    Enjeksiyonla yapılan ilaç tedavileri 3 çeşittir. Bunlar skleroterapi, mikroskleroterapi ve köpük tedavisidir. Tedavide aethoxysklerol isimli madde farklı formlarda kullanılmaktadır.

    Skleroterapi Tekniğiyle Varis Tedavisi

    Skleroterapide kullanılan etken madde sıvı halde damara enjekte edilir. Bu sayede enjeksiyon yapılan damar kalıcı olarak kapatılmış olur. Herhangi bir cerrahi müdahaleye ihtiyaç kalmaksızın sorunlu damar kalıcı olarak kapatılır ve hastanın mevcut damar genişlemesi problemi sona erer. Skleroterapi ortaboy ve büyük boy varis tedavisi için kullanılmaktadır. Mikroskleroterapi ise kılcallar için uygulanmaktadır.

    Köpükle Varis Tedavisi (İğneyle Varis Tedavisi)

    Köpük yönteminde etken madde üçlü musluk kullanılarak havayla tepkimeye sokulur. Havayla tepkimeye geçen etken madde köpük formuna geçer. Köpük formunda olması sayesinde büyük boyutlu damarlarda daha az etken maddeyle daha geniş yüzeylere etki edilebilir. Köpük yöntemi genellikle büyük ve orta boy varisler için tercih edilmektedir.

    Varis Tedavisinde Yapıştırma Yöntemi

    Enjeksiyon yoluyla yapılan bir diğer teknik yapıştırma tekniğidir. Bu teknikte de damarın içerisinde damarın yapışmasını sağlayacak bir etken madde enjekte edilmektedir. Yapıştırıcı madde sayesinde damar kapanır ve bu sayede kirli kan birikmez. Varis kalıcı olarak iyileştirilmiş olur.

    Ameliyatsız Varis Tedavisinin Avantajları Nelerdir?

    -Ameliyatsız yöntemler hiçbir kesi ve dikiş uygulanmadan gerçekleştirilebilir.
    -Dikiş ve kesi gerekmediği için narkoz uygulanmaz. Bu sayede narkoza bağlı oluşabilecek yan etkiler engellenmiş olur.
    -Cerrahi müdahale olmaması sayesinde ameliyat izi gibi estetik olmayan sonuçlar ortaya çıkmaz.
    -Cerrahi müdahale olmaması sayesinde hastalar aynı gün içerisinde işlerine ve sosyal hayatına dönebilirler.
    -Hastane yatışı olmaması sayesinde klinik ortamında daha uygun maliyetlerle uygulanbilir.
    -Ameliyatla yalnızca orta boy ve büyük boy damarların tedavisi yapılabilir. Ancak ameliyatsız yöntemlerle kılcallarda dahil bütün genişleyen damarlar iyileştirilir.
    -Ameliyatsız teknikler pratik, hasta konforu yüksek ve estetik tedavilerdir.

    Ameliyatsız varis tedavisi yapıldığında sorunlu damarların kapatılmasının sağlık açısından herhangi bir sakıncası bulunmamaktadır. Bilakis sorunlu damarlar kapatılarak varis ve varise bağlı şikayetler kalıcı olarak sonlandırılır. Varisli damara müdahale edilmez ise zamanla büyük boyutlu varislere ve bacak yaralarına dönüşebilmektedir. Bu nedenle varisler ne kadar erken teşhis edilir ve müdahale yapılır ise hasta açısından o kadar avantajlı olacaktır.

    Varis Tedavisinde Uygulanan Ameliyatlı Yöntemler

    Ameliyatlı yöntemlerde adından da anlaşılacağı üzere amaç ameliyatla yani cerrahi müdahaleyle sorunlu damarın vücuttan çıkarılmasıdır. Ameliyatsız yani kesi yapılmadan varis tedavisi günümüz şartlarında mümkün olduğu için ameliyatlı varis tekniği güncelliğini yitirmiştir. Ancak bazı hekimler tarafında hala uygulanmaktadır. Cerrahi müdahale olarak öne çıkan 3 teknik bulunmaktadır. Bunlar sıyırma(stripping), kapakçık onarımı ve mikroflebektomidir.

    Stripping (Sıyırma) Tekniği

    Sıyırma tekniğinde amaç sorunlu damarın vücuttan çıkarılması yani tahliye edilmesidir. Sorunlu damar ortadan kaldırılarak varis ve varis kaynaklı şikayetlerin ortadan kaldırılması amaçlanır. Stripping yöntemi genel anestezi altında ya da belden aşağı uyuşturmayla yapılmaktadır.

    Kasık, diz ve bilek bölgelerinden kesi yapılır. Kesi yapılan alandan sorunlu damara ince bir telle girilir. Tel sorunlu damarın başlangıç kısmına kadar ilerletilir. Damarın başlangıç noktasından cilt dışına çıkarılarak tel bağlanır. Sonra tel geri çekilir. Telle birlikte sorunlu damarda sıyrılarak çıkmış olur. Tel ve sorunlu damar vücuttan çıkarılarak varis tedavisi tamamlanmış olur.
    Ameliyatsız tekniklere nazaran meşakkatli ve hasta konforu düşük bir uygulamadır.

    Kapakçık Onarımı

    Başarı oranı uygulayan hekimin tecrübesiyle doğrudan orantılı olan bir tekniktir. Ancak maalesef ki başarılı uygulayıcısı yok denecek kadar azdır.

    Varisin oluşma nedeni kapakçıkların bozulması ve kanın geriye kaçarak damarda birikmesidir. Kapakçık onarımı tedavisinde amaç damarın çıkarılması değil kapakçığın onarılmasıdır.

    Kapakçık onarımı 2 farklı yolla yapılmaktadır. Bunlardan biri vücudun başka bir alanından alınan kapakçığın sorunlu kapakçıkla değiştirilmesidir. Bunun için koltuk altı veya diğer sorunsuz bacak tercih edilir. Diğer bir yöntem ise kapakçığın dikilmesidir.

    Damarın kapatılması veya vücuttan çıkarılması akla damar olmadan sağlıklı kan akışı nasıl olacak sorusunu getirmektedir. Ancak varis oluşan damarlar dolaşımın çok küçük bir kısmını sağladığı için damarın kapatılmasının kan dolaşımında herhangi bir soruna sebep olmamaktadır. Bu nedenle kapakçık onarılmadan damarın devre dışı bırakılması sağlık açısından herhangi bir soruna sebebiyet vermektedir.

    Mikroflebektomi

    Ameliyatlı yöntemler arasında uygulanması en kolay olan tekniktir. Flebektomi tekniğinde de amaç damarın vücuttan çıkarılmasıdır. Bunun için cilt yüzeyinde küçük bir kesi açılır. Sorunlu damar bu küçük keşiden tığa benzer bir alet yardımıyla çıkarılır. Sonrasında damar bağlanır ve kesi yapılan alana dikiş atılarak varis tedavisi işlemi tamamlanır. Dikiş atılması iz kalmasına neden olduğu için estetik açıdan tercih ve tavsiye edilen bir teknik değildir.

    Ameliyatlı Yöntemlerin Dezavantajları

    Ameliyatsız varis tedavisi için kullanılan uygulamalar çok pratik ve hasta açısından oldukça konforludur. Ancak ameliyatlı tekniklerde kesi yapılması beraberinde pek çok dezavantajı beraberinde getirmektedir.

    Kesi yapılmasından dolayı genel veya lokal anestezi uygulanmak zorundadır. Bu durum anestezinin yan etkilerine maruz kalınmasına neden olmaktadır. Ayrıca kesi yapılması iz kalmasına da sebep olmaktadır.

    Ek olarak hastane yatışı ve iyileşme süreci anlamına da gelmektedir. Örneğin damarların sıyrılarak çıkarılması uygulama sırasında ve sonrasında kanamaya neden olabilir. Bunun için doktor müdahalesi sonrasında çok sıkı bir bandaj yapılması gerekir. Bu da hasta açısından rahatsız edici bir durumdur. Ayrıca kesi yapılması varis tedavisi sonrasında pansuman gibi bakımlar gerektirmektedir.

    Ameliyatsız yöntemler işlem sonrasına maximum 1 hafta varis çorabı kullanılması gerekir. Ameliyatlı yöntemler ise 3-6 ay gibi bir süre çorap kullanımı gerekebilir. Bu durumda hasta için pek kolay olmayacaktır.

    Varis Ameliyatı Sonrası Ne Yapılmalı, Nelere Dikkat Edilmelidir?

    Varis ameliyatı veya ameliyatsız tedavileri çürük dişin çekilmesi gibi bir sonuç verir yani hastalıklı damar sonsuza kadar yok edilmiş olur. Nasıl bir dişimizi çektirdikten ya da yaptırdıktan sonra dişlerimizin bakımına özen göstermememiz halinde diğer dişlerimiz çürürse buna benzer şekilde belirli yaşam kurallarına dikkat edilmezse varis tedavisi sonrası çevredeki diğer damarlar zamanla genişleyip varisin yeniden oluşmasına neden olabilir.

    • Hareketsiz ayakta durmayı gerektiren işler azaltılmalı, azaltılamıyorsa çalışma saatlerinde uygun varis çorabı giyilmeli
    • Ayakkabının rahat olan tipi tercih edilmeli
    • Günlük egzersiz yapılmalı daha çok yürüyüş tercih edilmeli
    • Aşırı kilo varsa azaltılmalı
    • Toplar damardaki kanın geri dönüşünü engelleyecek dar kıyafet ve üst kısmı lastikli çorap giyilmemeli,
    • Kabızlık önemli ıkınma sebebidir, dışkı kıvamı normal tutulmalı
    • Sauna, sıcak banyo ve kaplıca gibi uygulamalar fazla yapılmamalı.

    Varis Çorabı Ne İşe Yarar?

    Varis çorabı, varis hastalarının yaşadığı şikayetleri azaltmak ve mevcut varislerin ilerlemesini yavaşlatabilen yardımcı bir üründür. Baskı özelliği olan varis çorabı bacakların toparlanmasını sağlayarak kan akışının desteklenmesini sağlamaktadır. Ancak varis çorapları hastalığı direk tedavi eden ya da varisleri yok eden bir özelliğe sahip değildir. Bir çok çeşidi ve birbirinden farklı sıkılıkta çeşidi bulunan varis çorapları doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır. Her çorap her varise ya da her hastaya olmamaktadır.

    Varis Çorabının Yan Etkileri Var mı?

    Varis çoraplarının bilinen bir yan etkisi yoktur. Ancak yanlış kullanım vardır. Hemen üst paragrafta da belirtildiği üzere bu ürünler doktorun reçete ettiği baskı ve sıkılığa sahip olan şekilde temin edilerek kullanılmalıdır. Rastgele alınan ürünler mevcut varislere iyi gelmeyeceği gibi ilerlemesinin yavaşlamasına da yardımcı olmayabilir.

    Varis Tedavisi İçin Hangi Doktora / Bölüme Gidilir?

    Varis kılcal ve toplardamarlarda ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu nedenle varis tedavisi için kalp damar cerrahi uzmanlarına başvurulması gerekmektedir. IDEA TIP şubelerinin tümünde varis konusunda tecrübeli kalp damar cerrahi uzmanları hizmet vermekte olup, ameliyatsız yöntemlerle tedavi sunmaktadırlar.

    Şikayetleriniz çok artarak, rahatsız edici bir hal almaya başladıysa varis şikayetlerini azaltmak için neler yapılabilir konusunu inceleyebilirsiniz.

    Evde Varis Tedavisi Olur mu? Neler Yapılabilir?

    Genişleyen damarlar için evde uygulanacak bir tedavi yoktur. Ancak bazı uygulamalar ile şikayetler azaltılabilir. Bunun için günlük yürüyüşler yapabilir, soğuk su masajı uygulayabilir, bacaklarınızın altına minder koyarak uzanabilirsiniz ve doktorunuzun reçete ettiği varis çorabını kullanabilirsiniz. Sıcak ortamlardan uzak durmanız, sürekli olarak ayakta veya oturarak sabit durmaktan kaçınmanız gerekmektedir.

    Varis Nasıl Geçer?

    Varis nasıl geçer sorusunun yanıtı gayet nettir, yazımızda da sıkça bahsettiğimiz üzere varis kendi kendine düzelmeyeceği gibi maalesef evde uygulanabilecek bitkisel yada benzer yöntemlerle de iyileşmeyecektir.

    Bu tarz yöntemler yalnızca varisin size yaşattığı şikayetleri azaltabilir. Varislerin tamamen iyileşmesi ve şikayetlerin sona ermesi için ameliyatsız yöntemlerle varis tedavisi olabilirsiniz. IDEA Kliniklerin tüm şubelerinde varis konusunda tecrübeli kalp damar cerrahi uzmanları hizmet vermekte olup ameliyatsız yöntemleri uygulamaktadırlar.

    Varis Tedavisi Fiyatları Ne Kadar?

    Tedavi ücretleri damarların boyutu, genişliği, yaygınlığı ve kullanılacak olan yöntem yada yöntemlere göre değişiklik göstermektedir. Dolayısıyla varis tedavisi için net bir fiyat vermek mümkün olmamaktadır. IDEA Kliniklerin tümünde varis muayenesi ücretsiz olup net fiyat bilgisi almak için size en yakın şubeden randevu alarak muayene olabilirsiniz. Kliniklerimize ulaşmak için iletişim bilgileri sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

    Limonla Varis Tedavisi Olur mu?

    Son dönemde çokça sorulan bir konuda limonla varis tedavisidir. Halk arasında oldukça yaygın olan bu yöntemin maalesef genişleyen damarları eski haline getirmek için bir üstünlüğü bulunmamaktadır.

    Varis Tedavisi Var mı?

    Varis geçmişten beri tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Ancak geçmiş yıllarda klasik ameliyata dayalı tekniklerle tedavi edilebilen varis günümüzde ameliyatsız yöntemlerle çok pratik bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Öyle ki hastalar tedavi sonrasında günlük yaşantılarına ara vermeden devam edebilirler.

    Zayıflayınca Varis Geçer mi?

    Şişmanlık karın içi basıncı arttırdığı için varis sebepleri arasında sayılsa da zayıflarda da varis görülür. Zayıflama varisi geçirmediği gibi kilo verme sonucu deri altı yağ dokusunun incelmesi sebebiyle var olan varislerin daha belirgin görünmesine neden olur.

    Bunun yanı sıra zayıflamak amacıyla yapılan yürüyüş gibi sporlar var olan varisin yaptığı şikayetlerin azalmasını sağlar ve ilerlemesini yavaşlatır.

    Sonuç olarak zayıflamak varis açısından da iyidir ama hastalığı geçirmez.

    Bilimsel Kaynaklar:
    1- AKBULUT, B., TOK, M., UÇAR, H. İ., DURUKAN, B., & BÖKE, E. SIK GÖRÜLEN VENÖZ SİSTEM HASTALIKLARI: GÖRÜLME SIKLIĞI, RİSK FAKTÖRLERİ VE TEDAVİ.

    2- Danielsson, G., Eklof, B., Grandinetti, A., & L. Kistner, R. (2002). The influence of obesity on chronic venous disease. Vascular and endovascular surgery36(4), 271-276.

  • Varis Nedir, Varis Neden Olur ve Nasıl Oluşur?

    Varis, toplumda bir çok kişinin maruz kaldığı bir rahatsızlıktır. Varis neden olur ve nasıl oluşur bu yazımızda detaylı bilgiye sahip olabileceğiniz gibi sitemizde bulunan diğer konularda da varis hakkında bir çok detaya ulaşabilirsiniz.

    Varis neden olur ve nasıl oluşur sorularına daha doğru cevap verebilmemiz ve iyi anlaşılması> için vücudumuzda bulunan damar yapısının kısaca anlatılması faydalı olacaktır.

    İnsan vücudunda iki ana damar grubu bulunmaktadır. Bunlar; toplardamarlar ve atardamarlardır. Birde bu damarlara yardımcı ve damarlar arasında bağlantılıyı sağlayan küçük kılcal damarlar bulunmaktadır.

    varis neden olur nasıl oluşur

    Atardamarlar kalpte temizlenen kanı vücuda dağıtır. Toplardamarlar ise vücutta kullanılan kanı oksijenlenmek üzere kalbe taşırlar.

    Vücutta bulunan kanın kalbe kadar geriye kaçmadan taşınabilmesi için damar kapakçıkları yani valfler bulunmaktadır. Bu kapakçıklar sayesinde kan geriye kaçması engellenir ve damarda kirli kan birikmez. Varis hastalığı toplardamarlarda meydana gelen bir hastalıktır.

    varis nedir neden olur nasıl oluşur

    Varis Nedir?

    Varis toplardamarlarda meydana gelen yapısal bozulmalar ve genişlemelerdir. Toplardamarlar üzerinde 5-10 cm aralıklarla kapakçıklar bulunmaktadır. Bu kapakçıklar kan kalbe taşınırken geriye kaçmasını engeller. Çeşitli sebeplere bağlı olarak kapakçıkların zayıflaması ve görevini yerine getirememesi sonucunda kirli kan kalbe kadar taşınamaz ve geriye kaçmalar meydana gelir. Kalbe taşınamayan kan damarda birikir. Damarda biriken kan ise zamanla toplardamarlarda genişlemeye neden olur. Oluşan bu fizyolojik bozulmalara varis yani toplardamar genişlemesi adı verilir.

    Varis Neden Olur?

    Bacaklara baskı uygulanmasına neden olan durum veya durumlar kapakçıkların zaman içerisinde gevşemesine, görevini yerine getirememesine neden olmaktadır. Kapakçıkların görevini yerine getirememesi ise kanın damarda birikmesine ve varis oluşmasına neden olmaktadır. Uzun süre oturmak, uzun süre ayakta kalmak, fazla kilolu olmak, hareketsiz yaşam tarzı, genetik faktörler, yaşlılık, hamilelik ve doğum gibi nedenler varis oluşma riskini arttıran faktörlerdir.

    Genç Yaşta Varis Neden Olur?

    Varis oluşumunun sebepleri her yaşta aynıdır. Ama genç yaşta varis olmasının en önemli sebebi genellikle genetik yatkınlıktır. Anne ve babasında varis görülen bireylerde varis oluşumu daha genç yaşta görülebilir. Varis oluşumunda önemli rol oynayan faktörleri sıralamak gerekirse;

    Genetik Yatkınlık Varis Riskini Arttırır

    Varis genetik kodlarla bir sonraki nesle taşınan hastalıklardan birisidir. Ailesinde varis riski bulunan bireylerde varis oluşumu görülme riski çok daha fazladır. Bu konuda yapılan bilimsel çalışmalarda ailesel yatkınlığın etkisini destekleyici niteliktedir.

    Türkiye’de varis hastaları arasında yapılan bir araştırmada hastaların %75-80inin genetik yatkınlığı olduğu yani aile bireylerinde de varis şikâyeti olduğu tespit edilmiştir. Hem anne hem babasında damar genişlemesi bulunan bireylerde risk %90lara çıkmaktadır.

    Uzun Süre Sabit Kalmak

    Varisin herkes tarafından bilinen nedenleri uzun süre oturmak ve uzun süre ayakta kalmaktır. Toplardamarlar bacaklardan aldığı kanı kalbe doğru taşır. Uzun süre ayakta kalınması veya oturulması durumunda kanın kalbe çıkışı zorlaşır. Ve kapakçıklara baskı uygulanır.

    Zamanla bu durum kapakçıklarda kalıcı hasara neden olarak kanın kalbe sağlıklı bir şekilde taşınmasını engeller. Kalbe taşınamayan kirli kan damarda birikerek toplardamar genişlemesine neden olur.

    Uzun süre sabit kalmak zorunda olanların odanın içinde birkaç adım olsa dahi birkaç adım atarak kan dolaşımını desteklemesi önerilmektedir.

    Fazla Kilolu Olmak

    Vücut kitle indeksinin fazla olması yani kişinin ideal kilosundan fazla olması pek çok sağlık sorununa neden olmaktadır. Fazla kiloların etkilediği sağlık sorunlarından birisi de bacaklarda ortaya çıkan varislerdir. Fazla kilo bacaklara uygulanan baskı ve basıncın artmasına neden olur.

    272 varis hastası arasında yapılan bir araştırmada hastaların %60’ının vücut kitle indeksinin 25dden yüksek olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca vücut kitle indeksi 25 den fazla olan hastalarda varis ülseri gelişme riskinin de daha fazla olduğu tespit edilmiştir.

    Yaşlılık

    Varis nüfus genelinde yetişkinlerin %10-20sinde görülen bir sağlık sorunudur. Oranların kadınlarda erkeklerden daha yüksek olduğu da tespit edilen bilgiler arasındadır. Yaşın ilerlemesi ile birlikte varis görülme sıklığı neredeyse her iki insandan birinde olacak şekilde sıktır. Yapılan araştırmalar 40 yaş üstü bireylerde sorunun görülme sıklığının %50 civarında olduğunu tespit etmiştir.

    Gebelik ve Normal Doğum

    Gebelik sürecinde yaşanan hormonal değişimler damarların genişlemesine neden olmaktadır. Damarların genişlemesi ise varis oluşumuna uygun zemin hazırlamaktadır. Ayrıca bebeğin varlığı ile birlikte anne vücudundaki kan miktarında artış görülmektedir. Kan miktarının artması toplardamarlara uygulanan baskının artmasına ve varis oluşmasına neden olmaktadır.

    Bazı hastalarda gebelikle ortaya çıkan damarların bir kısmı gebelik süreci sonrasında kendiliğinden yok olmaktadır. Ancak büyük çoğunluğunun tedavi edilmesi gerekmektedir.

    Bu yazımızı okuyarak varislerin neden ve nasıl oluştuğu hakkında bilgilendiyseniz, varis tedavisi yazımızı incelemenizi öneririz.

    Varis Belirtileri Nelerdir?

    Varis belirtileri hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Bazı hastalarda bazı belirtiler görülebilirken, bazılarında hepsi görülebilir, bazı varis hastalarında ise geniş damarların görünmesi dışında diğer belirtiler olmayabilir. Varis belirtileri aşağıda ki gibi sıralanabilir;

    • Bacaklarda mor ve mavi renkte şişlikler
    • Bacaklarda ağrı, sızlama
    • Ağırlık ve yorgunluk hissiyatı
    • Şişlik, kaşıntı ve uyuşukluk
    • Özellikle geceleri ortaya çıkan kramp
    • Ayaklarda yanma
    • İlerleyen ve deriye yakın damarlarda kanama

    Yazımızda varis nedir, neden olur ve belirtileri nelerdir gibi konulara detaylı bir şekilde değinerek varis hastalarını bilgilendirmeye çalıştık. Varis tedavisi bağlantısına tıklayarak tedavi hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz. Dilerseniz bize WhatsApp numaramız üzerinden de ulaşabilir bilgi ve randevu alabilirsiniz.

    Bilimsel kaynak:
    AKBULUT, B., TOK, M., UÇAR, H. İ., DURUKAN, B., & BÖKE, E. SIK GÖRÜLEN VENÖZ SİSTEM HASTALIKLARI: GÖRÜLME SIKLIĞI, RİSK FAKTÖRLERİ VE TEDAVİ.

  • Varis Yarası (Varis Ülseri) Nedir, Neden Olur, Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Varis yarası, ilerleyen varis hastalarında sıklıkla rastlanan bir durumdur. Varis hastalığı özellikle kadınlar arasında oldukça yaygındır. Bu yazımızda varis hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan varis yarası detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Varis yaralarının oluşum sürecinin daha iyi ve doğru anlaşılması için varis hastalığının ne olduğuna kısaca değinilmesi mantıklı olacaktır.

    Varis Nedir?

    Varis toplardamarlarda bulunan ve kanın kalbe taşınırken geri kaçmasını engelleyen kapakçıkların görevini yerine getirememesi sonucunda kanın toplardamarda birikmesine bağlı olarak damarların yapısal olarak bozulması yani genişlemesidir. Yani varis kısaca toplardamar genişlemesi olarak ifade edilebilir.

    varis yarası ameliyatsız nasıl tedavi edilir

    Varis hastalığı tedavi edilmedikçe ilerleme eğiliminde olan bir hastalıktır. Varis derecelendirilmesi evrensel olarak kabul gören Ceap sınıflandırmasına göre yapılmaktadır. Ceap sınılandırması varisleri derecesine göre 1 ile 6 arasında sınıflandırmaktadır.

    İlk derecelerde olan varisler tedavi edilmezse 5 ve 6. Derecelerde bacaklarda varis yaraları (varis ülseri) ortaya çıkmaktadır.

    Ceap Sınıflandırması

    C1 aşaması kılcal varis çatlamalarının tespit edildiği anlamına gelmektedir. Kılcal damar çatlamaları toplumda varis hastalığı ile aynı görülmektedir. Ancak kılcal damar çatlamaları sağlık sorunu olmaktan ziyade daha çok estetik bir sorun kabul edilir. Kılcalların bulunması kişide herhangi bir sağlık şikayetine neden olmaz. Ancak estetik açıdan istenmeyen görüntülere neden olur.

    Kılcallar tedavi edilmez ise varise dönüşmezler. Ancak hızlı bir şekilde örümcek ağı gibi yayılabilirler. Bu nedenle erken dönemde müdahale edilmesinde fayda vardır.

    C2 aşaması küçük ve orta ölçekli varislerin tespit edildiği anlamına gelir. Bu aşamada bazı hastalarda bacaklarda kaşıntı ve ağrı şikayeti görülebilir. Bazı hastalarda ise herhangi bir belirtiye rastlanmaz.

    C2 aşamasındaki varisler tedavi edilmez ise ilerler. Bacaklarda şişlik ve ödem gibi sorunlar ortaya çıkar. Ödem ve şişlik belirtilerinin bulunduğu varis vakıaları C3 olarak sınıflandırılır.

    C3 aşamasında tedavi edilmeyen varisler ilerlemeye devam eder ve daha büyük çaplı varislere dönüşürler. Genişleyen damarlar cilt yüzeyinden belirgin hale gelir, ciltte renk değişimleri olur. Bu belirtilerin görüldüğü varisler C4 olarak sınıflandırılır.

    C5 ve C6 aşamalarında artık damarlarda kan dolaşımı neredeyse durmuş şekildedir. Kanama gibi şikayetler görülebilir. Bu aşamaya gelen varislerde bacaklarda varis ülseri adı verilen yaralar ortaya çıkabilmektedir.

    varis ülseri tedavisi nasıl yapılır

    Varis Ülseri (Bacak Yarası) Neden Olur?

    Varisler tedavi edilmezse önce büyük boy varislere dönüşür. Sonrasında ise bacaklarda ülser yani yaralar oluşur.

    Varislerin ilerlemesi ile birlikte damarlar genişler, çatlar ve kanama gibi sorunlar ortaya çıkar. Bu aşamada bacaklarda dolaşım bozukluğu olmasına bağlı olarak bacak yaraları ortaya çıkar.

    Normalde vücudumuzda oluşan yararlar vücudun kendisi tarafından süreç içerisinde onarılır. Ancak varise bağlı oluşan yaraların kendi kendine geçe ihtimali yoktur. Dolaşım bozukluğundan dolayı dokuların yenilenmesi için gerekli olan temiz kan bölgeye ulaşamaz. Bu durumda yaraların iyileşmesini engeller.

    Varis yaralarına müdahale edilmez ise yara kemiklere kadar inebilir. Ciddi boyutlu doku kayıplarına neden olur. Varis yaraları hastanın yaşam kalitesini doğrudan etkiler.

    Venöz Ülser Nasıl Oluşur?

    Ulcus crusis veya varis ülseri de denilen bu kronik yaraların en önemli sebebi toplar damar dolaşımının bozulmasıdır. Toplar damarlar kirli kanı kalbe taşır, damarlar genişlediğinde bulunduğu alanda basınç artışına neden olur.

    Toplar damar deriye yakın seyrettiği için o bölgedeki kılcal damarların deriye getirdiği oksijen ve besleyici maddelerin yetersiz kalmasına ve buna bağlı olarak derinin yeterince beslenememesine neden olur.

    Yeterince iyi beslenemeyen deri giderek kalite kaybeder ve basit travmalarla yaralanabilecek kadar incelir ve hassaslaşır. Kalite kaybeden deri kaşırken bile yaralanabilir.

    Derinin yeterince iyi beslenememesinin getirdiği bir diğer sorun da iyileşememe sorunudur. Oluşan küçük yara bir türlü iyileşemez hatta giderek büyür ve derinleşir (1).

    Varis Ülseri Belirtileri Nelerdir?

    Varis ülserinin belirtileri varisler ile aynıdır. Çünkü sorun varis hastalığının tedavi edilmemesine bağlı olarak ortaya çıkar. Varisler oluşum aşamasında bacaklarda ağrı, kaşıntı, kramp gibi şikayetlere neden olur. Hastalığın ilerlemesi ile birlikte ortaya çıkan şikayetlerin dozunda artış görülür. Bacaklardaki ağrı varisler ilerledikçe yürüme zorluğuna bile neden olabilir. Daha ileri evrelerde yani yaraların oluşum aşamasında ise bacaklarda renk değişimi, ciltte sertleşme gibi şikayetler görülmeye başlar. Sonrasında ise baca yaraları ortaya çıkar. Yaralar kötü kokulu açık yaralardır. Tedavi edilmedikçe doku kaybına neden olarak ilerler.

    Varis Ülseri Nasıl Teşhis Edilir?

    Diğer yaralardan daha farklı bir görünümü vardır, bu bulgular; görüldüğünde kronik varis ülseri teşhisi konur.

    • Temiz kan yeterli gelmediği için etrafı mor renklidir.
    • Tepki olarak kahverengi lekeler vardır. Lekeler geniş ve düzensizdir.
    • Yaranın etrafındaki deri çevre deriden daha incedir.
    • İyileşemeyen kronik bir yaradır.
    • Yaranın içinde exuda denilen sarı – beyaz salgı vardır.
    • Yara genellikle bilek ve bacak ön yüzdedir.
    • O bölgede ve daha üst kısımlarda varisler vardır.

    Bu bulguların biri veya birkaçı görüldüğünde varis teşhisi kesinleşir. Teşhis için teknolojik desteğe ihtiyaç duyulmaz ama derin toplar damarların durumunun değerlendirilmesi için doppler yapılır. (2)

    Varis Ülseri Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Varis ülserleri iki aşamalı bir şekilde tedavi edimektedir. Öncelikle ülserin oluşmasına neden olan varis problemi tedavi edilir. Sonrasında yara tedavisi yapılır.

    Nasıl ki akıtan bir mutfak lavobosunun tamiri için ilk önce akıntı yani su kaçağı tamir edilir daha sonra akan suyun verdiği hasar. Varis yarasında da mantık aynıdır. Eğer su sızıntısı sorunu çözülmeden suyun hasara neden olduğu alanlarda tamir edilirse. Su sızıntısı devam ettiği için sorun çok kısa sürede tekrar eder.

    Varis yarası sorunlarında da öncelikle yara oluşmasına neden olan varisler tedavi edilir. Daha sonrasında yara tedavisine başlanır.
    Yaranın tamamen iyileşmesi için tedavinin bu şekilde yapılması şarttır.

    Varis hastalığı skleroterapi, köpük ve yapıştırma gibi yöntemlerle ameliyatsız olarak tedavi edilmektedir. Varis yaraları ise PRP adı verilen bir teknik ile tedavi edilmektedir.

    PRP ile Bacak Yarası Tedavisi

    PRP nin açılımı Platelet Rich Plasma yani trombosit yönünden zengin kan anlamına gelmektedir. PRP kişinin kendi kanı alınarak elde edilen bir solüsyondur. Ve içeriğinde normal kandan 4 5 kat fazla trombosit bulunmaktadır.

    Trombositler doku ve hücrelerin yenilenmesini ve yaraların iyileşmesini sağlar. Elde edilen PRP solüsyonu yara olan bölgelere enjekte edilir. Bu sayede yaranın iyileşmesi sağlanır. İşlem yara iyileşene kadar seanslar halinde uygulanır.

    Genellikle seanslar arası 15-30 gün aralıklı olacak şekilde ayarlanır. Her hastada aynı olmamakla birlikte genel olarak tedavi için 3 4 seans yeterli olmaktadır.

    Son yıllarda giderek yaygınlaşan PRP destekli yara bakımı ile en iyi ve en kısa sürede cevap alınmaktadır.

    Yine son yıllarda geliştirilen Kutalin Krem içeriğindeki mikrop öldürücü klorhexidin, iyileşmeyi hızlandıran triticum vulgare ve hamamelis virjiniana, deri ilarlamasini hızlandıran ve deri kalitesini arttıran dexpanthenol sayesinde daha hızlı iyileşme sağlamaktadır. Kutalin krem benzer sorun olan yatak yaralarında da iyi sonuç vermektedir.

    Temel sorun olan varisler de uygun zamanda skleroterapi, köpük tedavisi veya diğer yöntemlerle tedavi edilmelidir. (5)

    Varis Yarası Bakımı Nasıl Yapılır?

    Diğer yaralardan daha zor iyileştiği için uzun zaman devam edeceği hastaya anlatılmalıdır. Sıradan yara bakımından daha uğraştırıcı olduğu bilinmelidir.

    Dolaşımı düzenlemek için kompresyon bandajları veya kompresyon çorapları kullanılabilir. (3)

    Çok değişik yara bakım ürünleri ve değişik yaklaşımlar vardır.

    Varis Ülseri İçin İlaç Var mı?

    Tek başına “şu ilacı kullanın geçer” şeklinde önerilebilecek bir ilaç yoktur. Kutalin krem iltihabı azaltır, iyileşmeyi hızlandırır, deri kalitesini arttırır ama buna rağmen pansuman, yara bakımı ve PRP yapılması gerekir.

    Varis Ülseri Olan Hastanın Dikkat Etmesi Gerekenler Nelerdir?

    Öncelikle yara çıkmadan varisler tedavi edilmelidir. Yara oluşumunu engellemek için küçük de olsa yaralanmalardan korunmalıdır. Dar ayakkabı giyilmemeli, küçük yaralanmalardan korunmak için çorap giyilmeli, böcek sokmalarından korunmak için pantolonun paçası kapalı tutulmalıdır.

    Çok basit bile olsa varis varken yara çıktıysa en kısa sürede kalp damar cerrahının fikri alınarak tedavi başlanmalı, yaranın kronikleşmesi engellenmelidir.

    Ayaklar yıkanırken yumuşak lif kullanılmalı, agresif davranmamalıdır.

    Kaynak:

    1- Wollina, U., Unger, L., Stelzner, C., Machetanz, J., & Schellong, S. (2013). Ulcus cruris. Der Internist11(54), 1323-1329.

    2- Miller, A., & Ruzicka, T. (2001). Differentialdiagnose des Ulcus cruris. Der Hautarzt52, 593-603.

    3- Dissemond, J., Assenheimer, B., Bültemann, A., Gerber, V., Gretener, S., Kohler‐von Siebenthal, E., … & Partsch, H. (2016). Kompressionstherapie bei Patienten mit Ulcus cruris venosum. JDDG: Journal der Deutschen Dermatologischen Gesellschaft14(11), 1073-1089.

    4- Bossart, S., Seyed Jafari, S. M., Lehmann, M., Jossi‐Will, A., Sane, E., Heidemeyer, K., … & Schlapbach, C. (2022). Effect of topical application of platelet‐rich plasma on chronic venous leg ulcerations. Dermatologic therapy35(2), e15236.

    5- Kahle, B. (2010). Foam sclerotherapy of ulcus cruris venosum. Phlebologie39(03), 152-155.

  • Varis Çorabı Ne İşe Yarar, Varisleri Tedavi Eder mi?

    Varis çorabı, varis şikayeti olan hastalar tarafından kullanılan, basınçlı ve uzun çoraplardır. Varis çorapları bazı durumlarda varis tedavisi sonrasında bazı durumlarda ise doktor tavsiyesi ile varislerin ilerlemesini engellemek amacı ile kullanılan ürünlerdir.

    Uygun basınçta olan varis çorapları hastaların varis kaynaklı şikayetlerin geçmesine ve ya hafiflemesine yardımcı olmaktadır.

    Bu yazımızda varis çoraplarının ne işe yaradığından, varis tedavisinde etkili olup olmadığından ve çorapların nasıl kullanılması gerektiğinden detaylı olarak bahsedilecektir.

    varis çorabı varisleri tedavi eder mi

    Varis Çorabı Nasıl Etki Eder, İşe Yarar mı?

    – Varis kaynaklı şikâyetlerin azalmasını sağlar.
    – Yeni varislerin oluşma riskini azaltır.
    – Oluşan varislerin ilerlemesini engeller, ilerleme hızını yavaşlatır.
    – Varis tedavisi sonrasında iyileşme süresini hızlandırır.

    Varis çorapları özel olarak üretilmiş basınçlı çoraplardır. Hafif, orta ve yüksek basınçlı olmak üzere farklı türleri bulunmaktadır.

    Çorapta bulunan özel basınç sayesinde bacaklarda şişme, ağrı gibi sorunlar büyük ölçüde ortadan kaldırılmaktadır.

    Ayrıca çorap sayesinde dışarıdan uygulanan basınç sayesinde kan dolaşımı daha sağlıklı bir şekilde gerçekleşir. Bu durumda varislerin ilerlemesini ve yeni varisler oluşmasını engellemektedir.

    varis çorabı tedavi eder mi

    Varis çoraplarının basınçları genel olarak bileklerde daha fazla ve bacağın üst kısımlarına çıktıkça azalan bir orandadır. Görünüş olarak sıradan çoraplara benzese de özellik olarak çok farklıdır. Bileklerden başlayarak uygulanan basınç sayesinde kan dolaşımı daha sağlıklı bir şekilde ilerlemektedir.

    Varis çorapları birçok kişi tarafından varis tedavi yöntemi olarak düşünülür. Ancak varis çoraplarının herhangi bir tedavi edici özelliği yoktur.

    Varis çorapları doktor tavsiyesine göre tedaviye ek olarak kullanılabilir. Veyahut koruyucu ve ilerleme engelleyici bir uygulama olarak başvurulabilir. Ancak kesinlikle tedavi edici özelliği yoktur.

    Varis damarlarda bulunan kapakçıkların bozulmasına bağlı olarak ortaya çıkan fizyolojik bir durumdur. Bu nedenle çorap gibi yüzeysel uygulamaların varis sorununa herhangi bir etkisi olamaz.

    Varis Çorabı Alırken Nelere Dikkat Edilmelidir?

    Çorap, mutlaka doktor önerisi ile alınmalıdır. Kendi kendinize çorap seçerek almanız kesinlikle önerilmez. Çorapların birçok farklı basınç türü ve farklı şekillerde olanları bulunmaktadır.

    Varis Çorabı Nasıl Kullanılır?

    Varis çorapları sabah yataktan kalkar kalkmaz giyilmelidir. Geceleri kullanılmasına gerek yoktur. Gün içerisinde ise gerekli bir durum olmadıkça çıkarılmaması önerilmektedir.

    Varis Çorabı Fiyatları

    Varis çorabı fiyatları markaya, yerli ve ya ithal olmasına bağlı olarak farklı fiyatlarda satılmaktadır.

    Varis Çorabı Nereden Alınır?

    Varis çorabını mutlaka doktor önerisi ile medikal ürünler satan bir yerden almalısınız.

    Gebelikte Varis Çorabı Kullanılır Mı?

    Gebelik döneminde hamilelere özel varis çorabı doktor kontrolünde kullanılabilir. Bu sayede gebelik döneminde varis oluşma riski daha aza indirilebilir.

    Varis Tedavisinden Sonra Ne Kadar Süre Varis Çorabı Kullanılır?

    Ameliyatlı tedavilerden sonra birkaç ay varis çorabı kullanılması önerilmektedir. Ameliyatsız tedavilerden sonra gerekli olması durumunda ise bir hafta kadar varis çorabı kullanılması önerilmektedir.

    Varis tedavisi yazımıza göz atarak, ameliyatsız uygulanan tüm yöntemler hakkında bilgi edinebilirsiniz.

    Varis Çorabının Zararları Var mı?

    Varis çorabı varis şikayetlerinin azalması için yada tedavi sonrasında kullanılabilir. Zararı yoktur ancak doktor tavsiyesi ile varis türüne göre doğru çorap tercih edilmeli ve giyilmelidir. Yanlış çorap tercih edildiğinde herhangi bir faydası olmadığından insanlar etkisini göremediği için zararı olduğunu düşünebilmektedir.

  • Varis Şikayetlerini Azaltmak İçin Neler Yapılabilir?

    Varis özellikle kadınlar arasında oldukça yaygın olan bir sağlık sorunudur. Genel nüfusun yaklaşık olarak %20sini, kadın nüfusunun ise yaklaşık olarak %50sinin etkilemektedir. Bazılarından varisler başlangıç düzeyinde olmasından dolayı ağrı ya da şikayete neden olmazken, bazı hastalarda yürüme zorluğuna neden olacak düzeyde ağrıya neden olabilmektedir. Varislerden kurtulmanın tek yolu bilimselliği kanıtlanmış tıbbi tedaviler ile tedavi olmaktır.

    Ancak tedavi süreci başlatılana kadar varis şikayetlerini azaltmak ve ilerleme hızını azaltmak için doktorlar bazı önerilerde bulunmaktadır. Bu yazımızda varis şikayetlerinden kurtulmak ve ilerlemesini engellemek için 10 öneriden bahsedilecektir.

    varis şikayetlerinin azalması için neler yapılabilir

    Varis Şikayetlerinden Kurtulmak İçin 10 İpucu

    Günümüz şartlarında görülme oranları giderek artan varis giyinme tarzımızdan oturma şeklimize kadar pek çok faktörden etkilenmektedir. Özellikle birçok insanın şikayetçi oldu fazla kilolar ve hareketsizlik varis hastalığının en önemli nedenlerindendir. Bazı hususlara dikkat edilmediğinde ise varisler artabiliyor.

    Varis hastalığı ilk etapta yalnızca estetik kaygıya neden olurken zaman içerisinde dikkat edilmez ve tedavi edilmez ise sağlık açısından da insanları rahatsız edecek boyutlara ulaşmaktadır. Bu nedenle varis hastalarının önerileri dikkate alması ve mümkünse varislerden kalıcı olarak kurtulmak için tedavi olmaları önerilmektedir.

    1. Düzenli Spor ve Egzersiz Yapılmalı

    Varis toplardamar kapakçıklarının bozulması ve kanın kalbe taşınırken geriye kaçarak damarda birikmesidir. Yüzme, yürüyüş, bisiklet sürme gibi bacak kaslarını çalıştıran egzersizler kanın kalbe doğru pompalanmasını kolaylaştırmaktadır. Bu sayede varis oluşma riskini en aza indirmekte ve varis kaynaklı şikayetlerin azalmasına neden olmaktadır. Düzenli olarak spor yapılması genel olarak kan akışını düzenler ve kalp damar sağlığını korur.

    2. Bacaklar Altına Yükselti Koyularak Dinlendirilmeli

    Bacakların altına yükselti koyulmasından kasıt bacakların kalp seviyesinden yüksek olmasını sağlamaktır. Bu sayede kanın kalbe gidişi kolaylaşır be kanın damarda birikmesi önlenir. Böylece varislerin neden olduğu bacak ağrısı büyük ölçüde engellenebilir.
    Bacaklarda ortaya çıkan ağrıların varis kaynaklı olup olmadığı ev ortamında bu şekilde dinlenme yapılarak anlaşılabilir. Eğer bu şekilde dinlendirilen bacaklarda ağrı hafifliyor ise varis kaynaklı olduğu düşünülmektedir.

    3. Hareketsizlikten Kaçınmalı

    Varis halk arasında genellikle öğretmen hastalığı olarak bilinmektedir. Oysa yalnızca uzun süre ayakta ders anlatan öğretmenler değil, uzun süre ayakta ve oturarak sabit kalınmak zorunda olan bütün meslekler varis açısından risklidir. Uzun süre sabit kalınması kanın kalbe çıkışını zorlaştırır. Bu durumda kanın geriye kaçmasına ve varis oluşturmasına neden olur.

    Alınan küçük önlemlerle bu riskten kurtulmak mümkündür. Örneğin asansör yerine merdivenleri kullanmak alışkanlık edinilebilir. Ya da uzun süre sabit kalınmak zorunda olunan zamanlarda en azından yarım saatte bir olsa da oda içerisinde 5 10 adım atılması faydalı olacaktır. Tabi ki en etkili hareketli olma yönteminin düzenli spor ve yürüyüş yapmak olduğu unutulmamalıdır.

    4. Aşırı Kilolu Almaktan Kaçınılmalı

    Fazla kilolar sağlık açısından risklidir. Risk oluşturan durumlardan biriside varis hastalığıdır. Fazla kilolu kişilerde bacaklara uygulanan baskı miktarı daha fazladır. Bu nedenle varis oluşma riski çok daha fazladır.

    9935 kişi arasında yapılan bir varis araştırmasında varis bulgusu olan hastaların %63ünün vücut kitle indeksinin (VKI) normalden daha fazla olduğu yani kişilerin fazla kilolu oldukları tespit edilmiştir. Bu alanda yapılan çalışmalar fazla kilonun hem varis hem de kalp damar hastalıklarının görülme riskini arttırdığını ortaya koymaktadır.

    Sağlıklı beslenerek ve düzenli spor yaparak hem fazla kiloların önüne geçilebilir hem de kalp damar sağlığı korunabilir.

    5. Sıcak Ortamlarda Uzun Süre Bulunmaktan Uzak Durulmalıdır

    Sıcak damarların gevşemesini sağlamaktadır. Özellikle varis grubunda olanlar için damarların gevşemesi istenen bir durum değildir. Uzun süre hamam sauna gibi sıcak alanlarda kalınması varis riskine neden olmaktadır. Ayrıca varisi olan hastalarında varislerinin ilerlemesine neden olmaktadır. Bu nedenle risk grubunda olanların uzun süre bu tür alanlarda bulunmamaları önerilmektedir.

    6. Yüksek Topuklu Ayakkabılar Tercih Edilmemeli

    Yüksek topuklu ayakkabılar bacak kaslarının yetersiz çalışmasına neden olmaktadır. Kasların yetersiz çalışması kanın kalbe pompalanmasını zorlaştırmaktadır. Bu nedenle yüksek topuklu ayakkabıların özellikle uzun saatler ve sık sık kullanılması önerilmemektedir.

    7. Çok Dar Ve Sıkı Kıyafetler Tercih Edilmemeli

    Bacakları sıkan dar kıyafetler dolaşımı olumsuz yönde etkileyerek varis oluşma riskini arttırmaktadır. Bu nedenle dar kıyafetler yerine bol, dolaşımı engellemeyecek kıyafetler giyilmesi önerilmektedir.

    8. Bacaklarınıza Soğuk Uygulayın

    Bacaklara soğuk uygulanması genellikle tedavi edici bir uygulama olarak algılanmaktadır. Ancak soğuk uygulamak ya da bahsedilen diğer yöntemler tedavi edici değil yalnızca şikayetleri ve hastalığın ilerleme hızını yavaşlatmaktadır. Varis hastalığı fizyolojik bir rahatsızlıktır. Bu nedenle tedavisi ancak doktor müdahalesi ile mümkündür.

    Bacaklara soğuk uygulanması damarların daralmasına ve yaşanan şikayetlerin geçici olarak hafiflemesini sağlamaktadır.

    Özellikle uzun ve yorucu günlerin sonunda bacaklara soğuk duş tutulması ciddi bir rahatlama sağlayacaktır.

    9. Varis Çorabı Kullanılmalı

    Varis çorabı tek başına tedavi edici bir ürün değildir. Ancak tedaviden sonra destekleyici ürün olarak ya da hastalığı ilerlemesini ve yayılmasını engellemek amaçlı kullanılmaktadır.

    Varis çorapları özel basıncı çoraplardır. BU sayede dolaşımın düzgün bir şekilde devam etmesini sağlarlar. Doğru ve düzenli kullanılması ile hastalığın ilerlemesi büyük ölçüde engellenebilir.

    Varis çorapları farklı basınçlarda ve değişik formlarda olabilmektedir. Bu nedenle doktor tavsiyesi üzerine uygun olan şekilde kullanılması önerilmektedir.

    10. Doktora Başvurulmalıdır

    Varis tedavi edilmedikçe ilerleme eğiliminde olan bir hastalıktır. Tedavisi ise yalnızca doktor müdahalesi ile mümkündür. Bu nedenle erken dönemde doktora başvurulması sorun ilerlemeden çözülmesi ve yaşam kalitesini etkilememesi açısından faydalı olacaktır.

  • El Estetiğini Bozan Durumlar, El Estetiği İçin Ne Yapılmalı?

    El estetiği sorunu sık karşılaşılan ama en az popüler sorunlardandır. Herhalde burun estetik ameliyatı yaptıranlar elinin estetiğiyle uğraşanların onlarca katıdır. Oysa eller de diğer görünen organlarımız kadar görünürdür.

    Elleri olduğundan daha yaşlı görünmesi için üç önemli ve düzeltilebilir sebep vardır
    1- El damarlarında genişleme
    2- Ellerde lekeler
    3- Elin derisinde incelme

    el estetiğini bozan durumlar nelerdir

    Ellerdeki Toplar Damarların Genişlemesi

    Buradaki toplar damarlar varislerle aynı değildir bu sebeple varis olarak değerlendirilmez, doğal olarak hastalık da değildir.Fizyolojik yani normal bir durumdur ama göze hoş gelmez. Bu durumu kepçe kulağa benzetebiliriz, kulakların kepçe gibi yanlara açık olması hastalık değildir, duymayı engellemez ama estetik sorun yaratır, kişi rahatsızsa kulakları normal görünüme kavuşturulabilir.

    Ellerdeki ve kolardaki damarların alışık olduğundan geniş olması da böyledir, kişiyi olduğundan daha yaşlı gösterir. Öyle ki kadınlar yemek yerken damarları belirginleşmesin diye yani bu durumu gizlemek için kollarını yukarı doğru dik tutarlar.

    Ellerin yukarda tutulması genişleyen damarlar içindeki kan boşaldığı için daha az rahatsız edici görünüyor tabii ki sadece yemekte sorunu çözer sorunun asıl çözümü bu damarların yok edilmesidir.

    ellerde damar genişlemesi

    El Varisi Tedavisi Nasıl ve Hangi Yöntemlerle Yapılır?

    Yukarıda belirtildiği gibi aslında varis olarak değerlendirilmez ama varisten de farksızdır. Tedavisi de varis gibi yapılır. Ameliyatsız yöntemlerle hiç iz bırakmadan tamamen yok edilmektedir.

    En yaygın yapılanı köpük tedavisidir. Benzer şekilde skleroterapi de kullanılmaktadır. Bu konuda tecrübeli damar cerrahları hiçbir sorun yaşamadan hoş görünmeyen damarları hastanın istediği ölçüde yok eder.

    Radyoloji uzmanları, genel cerrahi uzmanları, dermatologlar da yapmaya çalışsa da bu işin asıl uzmanı kalp damar cerrahlarıdır. Hastaların aklına “bu damarlar yok edilirse sorun yaşar mıyım? , bunlar yol edildiğinde kan nereden akacak?” soruları gelmektedir.

    Hiçbir sorun yaşanmaz, kan yüzlerce diğer ince damarlarca taşınır.

    Ellerde Leke Neden Olur?

    Vücudun tüm bölgeleri gibi bu bölge derisinde de renk değişimleri yani lekelenme olabilmektedir. Bu lekeler en sık yaşın ilerlediği dönemlerde daha da artar ve bu artış yaşla birlikte artmaya devam eder. Neredeyse tek sebebi güneş ışınlarıyla deriye gelen ultra viyole ışınlarıdır. Oluşan lekelere de güneş lekesi denir.

    Ellerde Güneş Lekeleri

    Güneş ışığındaki zararlı ultra viyole ışınlarından korunmak için deri melanin adlı maddenin salgısını artırır. Melanin kahverengidir, fazla salgılanması deri üzerinde deriden daha koyu renkli alanlar ortaya çıkar. Kahverengi ben gibi değildir, daha yüzeyseldir. Yüzeysel olduğu için tedavisi daha kolaydır, tekrarı daha azdır.

    güneş lekeleri neden olur tedavisi nasıl yapılır

    Eldeki Güneş Lekeleri Nasıl Geçer

    Çeşitli kremler, kimyasal pelin ve lazerle yok edilmeye çalışılsa da bunlar genellikle yetersiz kalır. En etkili tedavisi plazmadır. Plazma cihazıyla lekeye dokunulduğu anda ince bir tabaka kaldırır ve sorun o anda yok olur, alttan parlak çok hafif pembe bir deri çıkar. Tedavi kesindir ancak yine uzun süre güneşte kalınırsa vücut savunma amacıyla yeniden yapabilir. Plazma ile tedavi edildikten sonra güneşli mevsimlerde güneş kremi kullanmak akıllıca olur ve tekrar etmesini büyük oranda engeller.

    El Derisi İncelmesi Neden Olur

    Aslında burada tek sorun deride incelme değildir, asıl sorun deri altı yağ dokusunun azalması yani deri altının incelmesidir. Deri altı yağ dokusu azaldığında damarlar daha fazla görünür ve kemikler de ortaya çıkmaya başlar. Gerek damarların belirginleşmesi gerekse kemiklerin sayılacak kadar görünür hale gelmesi kişiyi olduğundan daha yaşlı ve tükenmiş gösterir.

    El Derisi İncelmesi Tedavisi

    Eksilmiş olan deri altı dokunun tamamlanması tek çözümdür. Bu eksiğin tamamlanması iki türlü olabilir:

    Hiyaluronik asit enjeksiyonu; Bildiğimiz dolgudur, dudaklara yüze yapılan maddedir. Geçici dolgudur markasına göre 6-24 ay kalır, sonra emilerek yok olur. Geçici olduğu için tercih edilmez.

    Yağ enjeksiyonu; Göbek veya basenler gibi yağ dokusunun fazla olduğu bölgeden alınan yağ dokusu deri altına enjekte edilir. Yeterli miktarda yapılırsa mükemmel sonuç alınır. Enjekte edilen yağ dokusunun yaklaşık yarısı vücut tarafından emilir geride kalan yarısı yaşam boyu kalıcıdır. Emilme süreci olan 4-6 ay sonra gerekirse ikinci seans yapılarak daha iyi sonuç alınabilir.

    El Estetiğini Bozan Diğer Sorunlar

    Bunların çözümünü özet halinde şu şekilde yazabiliriz;
    Nasır; Radyo frekansla alınır
    Kılcal damar çatlamaları; mikro skleroterapi yapılır.
    Tırnak deformasyonları; Düzeltmesi zordur.
    Tırnak Mantarı; mantar ilaçlarıyla düzelir ama uzun süre kullanılması gerekir
    Siğiller; Yakıcı ilaçlar veya radyo frekansla yakılır
    Benler; Radyo frekansla buharlaştırılır.

  • Silgi Lazer (Exoterme) İle Kılcal Damarların Tedavisi

    Fonksiyonu silgiyle silmek gibi olduğu için silgi lazer dense de marka ismi exotherme lazer, son yıllarda piyasayı ele geçiren Çin malı lazerlerden farklı olarak Fransız üretimidir. Satış fiyatı yüksek olduğu için belirli merkezlerde bulundurulabilmektedir ve yaygınlaşamamıştır.

    İstanbul’da IDEA Klinik Bakırköy ve Kadıköy şubesinde rutin kullanılmaktadır.

    Varis tedavisi için geliştirilen diğer lazerlere ve skleroterapi, radyo frekans gibi teknolojilerden bazı üstünlükleri vardır ve bu üstünlükleri sebebiyle hastalar tarafından tercih edilmektedir.

    exoterme silgi lazerle kılcal damar tedavisi

    Exotherme Lazer Üstünlükleri

    – Vücuttaki (bacak, yüz, burun kenarları) tüm kılcal damarların tedavisinde kullanılabilmektedir.
    – Başlıkta kullanılan soğutma sistemi sayesinde uygulama acısızdır.
    – Yine soğutma sisteminin performansı sayesinde acı olmadığı gibi deride yanık oluşmaz.
    – Cihazı kullanan var olan kılcalları 10-20 kat büyüterek ekranda görerek müdahale ettiği için hata payı sıfıra yakındır.
    – Jule değeriyle doz ayarlaması sayesinde kişiye özel secim yapılarak başarısı arttırılmaktadır.
    – Uygulama esnasında hasta isterse damarlarının nasıl yok edildiğini ekrandan izleyebilmektedir.
    – 980 nanometre ışık üreten karbon dioxit lazerdir ve yan etkileri minimaldir.(1)

    Exotherme Lazerin Diğer Lazerlerden Farkı Nedir?

    Başlığına eklenen kamera sayesinde her şey net bir şekilde görülerek uygulanır, kullanıcı koruyucu gözlük takma zorunda olmadığı için ince damarları çok daha net görür.

    silgi lazer videosu

    Entegre kamerasının yakınlaştırma özelliği sayesinde gözle zor fark edilir damarlar da ortaya konur.

    Işığın verildiği alan gelişmiş soğutucu kristalle ve istenilen düzeyde soğutulduğu için yanık oluşmasına neden olmaz. Diğer lazerlerde genellikle hava soğutması vardır ve bu kadar performans elde edilemez.

    Hasta uygulama esnasında damarının yok edildiğini kendi gözleriyle görür ve bu hastada güven duygusu oluşmasını sağlar.
    Sınırsız atım sayısı sayesinde kullanıcı ekonomik davranmak zorunda kalmaz.

    Yüzdeki Kılcal Damar Çatlamalarında En İyi Tedavi Hangisidir?

    Yüz bölgesi derisi gerek yapısı gereği gerekse güneş ışınlarını çok fazla alması sebebiyle leke oluşturma eğilimindedir. Isıyla yapılan tedavilerde bu sorun karşımıza leke olarak çıkmaktadır. Exotherme doz ayarlaması ve yüksek performanslı soğutma tekniği sayesinde yüz bölgesinde güvenle kullanılabilmektedir. Başlık yapısının alışılandan büyük olması sebebiyle dar alanlarda uygulama zorluğu olsa da uygulanabildiği alanda en başarılı ve en az yan etkili tedavidir.

    Zararsız Soğutma Ünitesi

    Gerek epilasyon gerekse kılcal damar çatlaması tedavilerinde yanıkların en önemli sebebi derinin yeterince soğutulamamasıdır. Cihazımızın entegre soğutma ünitesi bu sorunun yaşanmasına engel olmakta ve güvenle uygulanabilmektedir. Özellikle yaz mevsiminde bu özelliği çok önem arz etmektedir.

    Görerek Tedavi

    Hastalar eğer isterlerse ve uygun pozisyon verilebildiğinde her atımda damarının bir kısmının yok edildiğini görebilmektedir. Bazı siteler bu kadar gelişmişliği “uzay teknolojisiyle varis tedavisi” gibi isimlendirse de bu abartılı bir tanımlamadır. Var olan benzer tedavilere artı üstünlük olarak yorumlamak daha doğru bir yaklaşım olur.

    Silgi Lazer Nedir, Exotherme Ne Anlama Geliyor?

    Silgi lazer, Türkçe daha anlaşılır olması için verilen bu isim kılcallardaki etkinliğini de tarif etmektedir. Gerçekten de ekranda damarların yazı tahtasına tebeşirle yazılmış yazının silinmesi gibi yok olmaktadır.

    Exotherme Lazer Nerelerde Kullanılır?

    – Bacaklardaki tüm telenjektaziler
    – Yüz bölgesi kılcal damar çatlamaları
    – Elmacık kemiği üzerindeki kılcallar
    – Burun üstünde damar genişlemeleri
    – Şarap lekesi (çok uğraştırıcı olduğu için çok tercih edilmemektedir)
    – Ayak bileğindeki kılcal varisler

    Exotherme Lazerle Tedavi Ücretleri Ne Kadar?

    Cihazın pahalı bir yatırım olması sebebiyle bazı klinikler her seans için ücret talep etmektedir. IDEA Klinik ücretleri sabittir. Seanslarda ücret ödenmez. Diğer kliniklerin neredeyse seans ücretine yakın bir ücret karşılığında bitirme garantili olarak ücret bir kez alınır devam eden seanslarda ek ücret talep edilmez. Alınan ücret karşılığında kalın ince tüm varisler tedavi edilir. Exotherme lazer yaptıranlar bu yöntemden ve kılcallarının yok olduğunda ekran üzerinde görmekten oldukça memnun kalmaktadır.

    Ücretler varislerin yaygınlığına, çeşidine göre belirlenecek yöntem ve yöntemlere göre değişiklik göstermektedir. Net tedavi ücreti yapılacak muayene ve doppler ultrason ile belirlenir. Kliniklerimizde muayene ve doppler ücretsizdir. Bu ücretler SGK’lı ücretleri olup SGK’sı olmayan hastalarda iki kat olarak uygulanır.

    Diğer Kılcal Damar Tedavileri

    Kliniklerimizde bunun dışında kullanılan diğer yöntemler özetle şunlardır;

    Radyo Frekans

    Kılın 1/10 u kadar ince iğne damara uygulanır, uygulandığı anda içindeki kan koagüle olur ve damar kaybolur.

    Skleroterapi

    İlacın enjekte edildiği damarın kimyasal olarak yok edilmesi prensibiyle çalışır. İlaç farklı yoğunluklarda kullanılarak kalın ve orta kalınlıktaki damarlarda da kullanılır. Kılcallardaki kullanımı daha çok micro sclerotherapy olarak anılır.(2)

    Köpük Tedavisi

    Skleroterapi gibi etkiler, aynı ilacın köpürtülerek enjekte edilmesinden dolayı bu isim verilmiştir.

    İRC

    İnfra red koagülatör ün baş harfleridir. Özellikle gül lekesi (spider anjioma) denilen yoğunlaşmış, noktasal kılcalların tedavisinde en etkili yöntemdir.

    Termokogülasyonla Varis Tedavisi

    Termo ve koagülasyon kelimeleriyle oluşturulmuş isimdir.

    Her ne kadar bazı klinikler “biz farklı yöntem uyguluyoruz” imajı yaratarak hastayı ikna etmek amacıyla bu kelimeyi kullansa da yukarıda yazdığımız yöntemlerden skleroterapi dışındakilerin hepsi birer termo kogülasyon yöntemidir. Bazı ülkelerde bu elektrokoagülasyon olarak isimlendirilmektedir.

    Thermo; ısı – sıcak,
    Kogülasyon; pıhtılaşma
    Yani damarın içindeki kanı pıhtılaştırarak damarı yok etme tedavisidir.

    Ve şunlar sayılabilir

    • Exotherm, ruby, ND YAG, İPL, pulsed dye, pulse alexandrite gibi lazerlerin tümü
    • Radyo frekans
    • İnfra red koagülatör

    Kaynak
    1- https://lsomedical.com/aesthetic/content/exotherme
    2- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28411713/
    3- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/34637138/

  • Elde Varis Olur mu? El Varisi Neden Olur?

    Ellerde ve kollarda varis olmaz ama normal toplar damarlar varise benzer şekilde genişleyerek görsel olarak varisten farkı olmayacak kadar rahatsız edici görünüme neden olabilir.

    Hastalık olarak değerlendirilmediği için hastalık ismi de kullanılmaz. “ellerde damar genişlemesi” veya “kollarda damar genişlemesi” olarak tanımlanır.

    el varisleri ameliyatsız nasıl tedavi edilir

    El Varisi Neden Olur?

    Tamamen kişinin genetik yapısından kaynaklanmaktadır. Kişinin deri altı yağ dokusunun ince olması en önemli sebeptir. Derinin bu şekilde ince olması damarların geniş görünmesi dışında kişinin daha yaşlı görünmesine neden olur. Öyle ki bu durumdan rahatsız olan kadın karşındakinin bunu daha az fark etmesi için kollarını dirsekten katlanmış bir şekilde masa üstünde ve eller yukarıda olacak şekilde tutma gereği duyar.

    Anne babasında olanlarda görülme sıklığı daha fazladır.

    Kollarda ve ellerdeki damarların geniş görünmesi neredeyse tamamen zayıf insanlarda görülen bir sorundur. Kilolu kişilerde deri altı yağ dokusu yeterince geniş olduğu için damarlar görünmez.

    El Varisi Belirtileri Nelerdir?

    Ağrı, acı, şişlik gibi fiziki şikayetlere neden olmaz. Neredeyse tek bulgusu hoş görünmeyen genişlemiş toplar damarlardır. Kollar yukarı kaldırıldığında içindeki kan azalır ve şiş görünüm kaybolur.

    El Varisi Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Geçmişte tedavi edilemezdi, hastalardan fazla talep gelmesi üzerine plastik ve estetik cerrahi uzmanları vücudun diğer bölgesinden alınan yağı deri altına enjekte ederek damarları daha az görünür hale getirirlerdi. Yağ enjeksiyonu denilen bu uygulama genel olarak beklentiyi karşılamadığı için çok uygulanamamıştır.

    Son yıllarda konu asıl uzmanlarının ilgi alanına girmiş ve net çözüm üretilmiştir.

    Temel sorun damarda olduğu için damar cerrahlarının ilgi alanına girmektedir. Yapı olarak bacaklardaki varislerden farklı olmadığı için aynı şekilde yok edilebileceği düşünülmüş ve uygulamalar sonucu olumlu cevap alınca giderek yaygınlaşmıştır.

    Tedavisi en etkili köpük skleroterapi ile yapılmaktadır. Gerek el üstündekiler gerekse kollardakiler ameliyatsız yöntemlerle kalıcı olarak yok edilmektedir.

    Eldeki Genişlemiş Damarların Yok Edilmesi Sorun Olur mu?

    Hastaların en çok sorduğu sorudan biri “bu damar yok edilirse kan nasıl kalbe dönecek?” sorusudur. Bölgedeki diğer genişlememiş damarlar bu işi üstlenir ve kişi hiçbir sorun yaşamaz.

    Tedavi Ağrılı mıdır?

    Uygulama basit damardan enjeksiyon kadar az acılıdır ancak sonraki birkaç gün damarın vücut tarafından metabolize edildiği dönemde hafif ağrı olabilir. Ağrının şiddeti genellikle ilaç almayı gerektirmeyecek düzeylerde olur.

    El Varisi Tedavi Fiyatları Ne Kadar?

    Bu konuda Türkiye’nin en tecrübeli kliniği İdea Kliniktir.

    Ücret eldeki genişlemiş damarların yaygınlığına göre değişir. Net ücret muayene ile belirlenmektedir. Muayene kliniklerimizde ücretsizdir.

  • Kılcal Damar Çatlaması Neden Olur, Nasıl Tedavi Edilir?

    Kılcal damar çatlaması problemi toplumda en çok görülen varis tiplerinden biridir. Kılcal varis hakkında pek çok ayrıntıya bu makalemizde ulaşabilirsiniz. Vücudumuzda 2 ana damar grubu bulunmaktadır. Bunlar toplardamar ve atardamarlardır.

    Toplardamarlar kullanılan kanı kalbe taşır. Atardamarlar ise kalpte temizlenen kanı vücuda dağıtırlar. Birde bu iki damar grubu arasında bağlantıyı sağlayan nispeten daha ince damarlar bulunmaktadır. Bunlara kılcal damar adı verilmektedir. Bu yazımızda kılcal damarlarda ortaya çıkan çatlamalardan ve bunların nasıl tedavi edileceğinden ayrıntılı olarak bahsedilecektir.

    kılcal damar çatlaması neden olur nasıl geçer

    Kılcal Damar Çatlaması Nedir?

    Cilt yüzeyine yakın olarak bulunan kılcal damarların genişlemesi kılcal damar çatlaması olarak adlandırılır. Kırmızı ve morumsu renkte olabilirler. Kılcallar oldukça sık karşılaşılan bir problemdir. Yapılan bir araştırmada kadınların %41 inde kılcal damar çatlamaları görüldüğü tespit edilmiştir.

    Kılcallar cilt yüzeyinde örümcek ağına benzer şekilde görünürler. Genellikle varis olarak nitelendirilirler. Ancak tıbbi olarak varis hastalığı gibi şikâyete neden olmazlar ve riskli değildir. Zamanla genişleyerek varise de dönüşmezler. Ancak tedavisi yapılmaz ise hızlı bir şekilde yayılabilirler.

    Kılcal Damar Çatlaması Neden Olur?

    Kılcal damar çatlamasının neden oluştuğu tam olarak bilinmemektedir. Ancak uzmanlar tarafından şu sebeplerin kılcalların oluşmasına neden olduğu düşünülmektedir;

    • Genetik faktörler
    • Gebelik
    • Uzun süre oturmak veya ayakta durmak
    • Kadınlarda ki hormonal değişimler
    • İleri yaş
    • Fazla kilo
    • Güneşe fazla maruz kalınması
    • Yüksek topuklu ayakkabılar giyilmesi
    • Yetersiz su tüketimi
    • Çok dar giyinmek
    • Sıcak ortamlarda uzun süre kalmak (hamam, sauna)
    • Özellikle yüz bölgesinde ortaya çıkan kılcalların güneşe fazla maruz kalınmasına bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir.

    Kılcal Damar Çatlaması Belirtileri

    Kılcallara varisler gibi hastalarda ciddi boyutlu şikayete neden olmazlar. Bu nedenle sağlık sorunu olmaktan ziyade estetik bir sorun olarak kabul edilirler.

    Genel olarak şikayete neden olmasalar da yoğun olarak kılcalları bulunan bazı hastalarda sızlama ve kaşıntı şikayeti gözlenebilmektedir.

    Kılcal Damar Çatlaması Önlenebilir Mi?

    Varis ve kılcalların oluşmasındaki temel etkenlerden birisi genetik yatkınlıktır. Eğer genetik yatkınlık varsa varis ve kılcal sorunu tamamen engellenemeyebilir. Ancak büyük oranda önlenebilir, ilerleme hızı yavaşlatılabilir.

    Kılcalların önlenmesi için kan dolaşımının sağlıklı bir şekilde olması gerekmektedir. Bunun için kanın kalbe kolay taşınmasını sağlayacak uygulamalar önerilmektedir.

    Bacaklar kalp seviyesinden yukarıda olacak şekilde dinlendirilmelidir. Bu sayede kirli kanın kalbe taşınması kolaylaşır ve damar yüzeyine baskı uygulanmaz.

    Ayrıca bacak kaslarını çalıştıran aktivitelerde kan dolaşımını kolaylaştırmaktadır. Bunun için düzenli yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek ve daha hareketli bir yaşam tarzı benimsenmesi önerilmektedir.

    Fazla kilolu olmak damarlara uygulanan baskıyı arttırarak hem varis hem de kılcalların oluşmasına neden olmaktadır. Bu nedenle kilonun kontrol altında tutulması da alınması gereken önlemler arasındadır.

    Dar kıyafetler, topuklu ayakkabılar bacak bölgesindeki dolaşımı zorlaştırarak varis ve kılcalların oluşmasına neden olmaktadır. Bu nedenle çok dar kıyafetler ve sürekli olarak topuklu ayakkabılar kullanılması önerilmemektedir.

    Kılcal Damar Çatlaması Nasıl Tedavi Edilir?

    Kılcal damar çatlaması damarlarda ortaya çıkan fizyolojik bir sorundur. Bu nedenle kendi kendine geçmesi mümkün değildir. Tedavi ancak sorunlu damara müdahale yapılması ile mümkündür.

    İlaç, krem gibi yüzeysel olarak uygulanan tedaviler damara erişemeyeceği için tedavi edici değildir.

    Kılcal damar çatlaması tedavisi kalp damar cerrahları tarafından uygulanmalıdır. Krem ya da herhangi bir ürünle tedavisi mümkün değildir.

    Kılcal Damar Çatlamasında Kullanılan Tedavi Yöntemleri

    Tedavi için lazer, radyo frekans ve skleroterapi yöntemleri uygulanmaktadır.

    Lazerle Kılcal Damar Çatlaması Tedavisi

    Lazer tedavisinde damarlar lazer ışını ile tedavi edilir. Lazerle tedavi edilen damarlarda bir daha damar çatlaması sorunu oluşmaz.

    Ancak genetik yatkınlık varsa yeni damarlarda sorun oluşma riski bulunmaktadır.

    Bu riskin en aza indirilmesi için yukarıda bahsedilen önlemlerin alınması önerilmektedir.

    Radyo Frekansla Kılcal Damar Çatlaması Tedavisi

    Radto frekans cihazı radyo dalgalarını yüksek ısıya dönüştüren bir cihazdır. Cihazın yüksek ısısı sayesinde sorunlu damarlar kalıcı olarak kapatılır.

    Özellikle bölgesel ve küçük çaplı kılcalların tedavisinde radyo frekansla tedavi tercih edilmektedir.

    Skleroterapi ile Kılcal Damar Çatlaması Tedavisi

    Kılcal damar çatlaması damarın yapısal olarak bozulması anlamına gelmektedir. Bu nedenle tedavisi için direk olarak damara müdahale edilmelidir. Skleroterapi tedavisinde sorunlu damara ilaç enjekte edilmektedir. Bu sayede sorunlu damarlar kalıcı olarak kapatılmaktadır.

    Çok ince damarlara uygulanan tedaviye ise mikroskleroterapi ismi verilmektedir.

    Kılcal damarlar özellikle kadınlarda estetik kaygıya neden olmaktadır. Bu nedenle tedavisi talep edilmektedir. Lazer, radyo frekans ve skleroterapi sayesinde kılcal damarların tedavisi kalıcı olarak ve iz kalmadan kolaylıkla yapılmaktadır.

    Elde Damar Çatlaması Olur mu?

    Elde damar çatlaması veya el varisi olarak isimlendirilse de aslında eldeki damar genişlemeleri ne damar çatlamasıdır ne de varis hastalığının tarifine uymaz.

    Eldeki damar genişlemeleri yaşı ilerleyen erkeklerin kulak kepçesinin büyümesi gibidir. Hastalık sınıfına sokulamaz normal fizyolojik bir durumdur ama hoş görünmez.

    El ve kollardaki genişlemiş damarlar kişinin olduğundan daha yaşlı görünmesine neden olur bu durum kişiyi rahatsız eder yani ağrı, acı, sızı gibi fiziki şikayet yapmaz ama estetik olarak hastayı rahatsız eder.

    Tedavisi ameliyatsız bir şekilde yapılmaktadır. Genişlemiş damarlar bacak varislerinde kullanılan yöntemlerle kolaylıkla yok edilebilir.

    Tedavisi ağrısızdır, sosyal yaşama devam ederken 10-15 dakika ayrılarak yaptırılabilir.